18 Mayıs 2017 Perşembe

Artefaktlar

Çift ekspoz (Double expose); Filmin ışınlandığı unutularak, tekrar ışınlanması sonucu ortaya çıkar

Cone-cut; Dental röntgen cihazında kon ucu hastanın yüzüne değdirildiğinde ışınlanan alan 6,5 – 7 cm çapında bir alandır. Eğer film bu alanının dışında kalır ise o bölgeler ışın almaz ve yuvarlak radyoopak görünür. Buna cone-cut denir.

Tree-like: Film poşetinden çıkarılırken oluşan sürtünmeden, ya da halı kaplı yerlerde çalışan kişinin aşırı yüklenmiş olması ile statik elektriklenme dediğimiz radyolüsent ağaç dalı şeklinde veya radyolüsent noktalar şeklinde artefaktlar oluşur.

Filmler banyoya daldırıldığında mutlaka batırılıp çıkarılarak çalkalanmalıdır. Böylece film üzerine hava kabarcıklarının yapışması sonucunda oluşacak radyoopak yuvarlak görüntüler engellenmiş olur. Hem de aktivasyon sağlanarak süre kısaltılmış olur.

1. ve 2. banyo solüsyonlarının sıcaklıkları çok farklı ise retikülasyon oluşur. Bu radyografta radyolüsent ağ şeklinde izlenir.

Film 2. banyodan sonra yıkanmalıdır. Yıkama yetersizse kalan gümüş bileşikleri ve thiosülfat renklenme ve lekelenmelerle birlikte mat bir görüntü oluşturur. Bu renklenme gümüş ve thiosülfatın reaksiyona girerek kahverengi gümüş sülfit oluşturmasındandır.  


Filmin tamamı banyo solüsyonuna girmezse o bölgede görüntü oluşmaz. Şekli düzdür. (Cone cutta yuvarlak hat). 1.banyoya girip 2. banyoya girmezse radyolüsent, 1. banyoya girmeyip 2. banyoya girerse radyoopak görüntü oluşur.

Kaynak:
http://www.intelligentdental.com/2011/12/24/radiographic-faults-and-artifacts-part-1/
http://www.intelligentdental.com/2011/12/25/radiographic-faults-and-artifacts-part-2/
acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/31601/Artifaktlar%202016-1.pdf





12 Mayıs 2017 Cuma

Nikolsky belirtisi

 resim1
Deri veya mukozaya kuvvetlice bastırıldıktan birkaç dakika sonra o alanda hemorajik sıvı birikimi, epitel veya epidermis tabakasının ayrılması nikolsky belirtisi(+) olarak adlandırılır.

! Hava-su spreyi ile bile epitel kolayca sıyrılır.

9 Mayıs 2017 Salı

Florid Osseoz Displazi

Herhangi bir kemik hastalığı olmadan, sadece çenelerde, multi fokal dağılım gösteren kitleler halinde dens kemik ve sement kitlelerinin görülmesidir.
Klinik olarak asemptomatik olan bu lezyonlar genellikle radyolojik değerlendirmede rastlantı eseri görülürler. Asemptomatik olan lezyonlar tedavi gerektirmez ama enfeksiyon geliştiğinde tedavi edilmelidir. 
Genellikle semptomlar mukoza altında şişlik oluşturan kitlenin açığa çıkması veya travmaya maruz kalmasını takiben ülsere olan mukozanın sekonder enfeksiyonu ile gelişmektedir.
Radyolojik incelemede, oldukça büyük, yoğun ve sınırları belirgin, lobüler radyopak kitle biçiminde görülür. Kalsifiye alanları kuşatan radyolusent bir sınır seçilir. Yer yer kistik yapılar vardır. Diş kökleri kalsifiye alanlar içinde gömülü gibidir. Etkilenen kesimlerdeki lamina dura siliktir. İnfekte olgular sklerozan osteomyelitle karıştırılırlar.

Kaynak:
http://oralpatoloji.blogspot.com.tr/

Taurodontizm

Taurodontizm kelime anlamı olarak boğa benzeri diş anlamına gelir, Latinceden tauro: "boğa" ve Yunancadan dont: "diş" kelimelerinin birleşmesi ile oluşur. Pulpa odasının kök apeksine doğru uzayarak genişlemesi ile karakterize bir dental anomalidir. Mine sement birleşimindeki daralma azalmış veya yok olmuştur.

2 Mayıs 2017 Salı

Median rhomboid glossitis

Dilin orta veya arka üst kısmında  baklava şeklinde, pürüzsüz, eritemli, düz veya yükselmiş alan olarak görülür.
Kronik mantar enfeksiyonudur.
Genellikle 30-50 yaş arasındaki erkeklerde görülür.
Asemptomatiktir.
Tedavi gerekmez.







!!!Bazen damakta dil lezyonunun tam karşısında bir öpüşme lezyonu gelişir. Yutma ve benzeri hareketlerle, dilin üstünde yer alan ve enfeksiyona neden olan mantarlar damağa aktarılır ve burada lezyon oluşturur.

Hemiseksiyon


Hemiseksiyon, sıklıkla mandibular molar dişler olmak üzere çok köklü bir dişin iki parçaya ayrılarak, bir kökün kronu ile birlikte çıkarılması olarak tanımlanır.

Genellikle, hemiseksiyon prosedürünü takiben, tek kron veya köprü protetik restorasyonu uygulanır. 

!!! Endodontik başarısızlık, derin caries varlığı, ilerlemiş periodontal hastalık gibi nedenlerle umutsuz görünen çok köklü dişlerin bir bölümü sağlıklı ise, ağızda tutulması düşünülebilir. Bu nedenle bir mandibular molar dişin, sadece tek kökünde bulunan hasar nedeniyle çekimi gerektiğinde, hemiseksiyon veya kök ampütasyonu alternatifleri unutulmamalıdır.


Kaynak:
http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/25/2057/21355.pdf
http://www.jidonline.com/article.asp?issn=2229-5194;year=2014;volume=4;issue=1;spage=41;epage=45;aulast=Balachandran


Fig.2. Anatomical orienteers in the area of TMJ

1.M. temporalis
2. Kondil başı
3. Zigomatik ark
4. Koronoid çıkıntı
5. Mastoid çıkıntı
6. Mandibula
7. M. massater